Aykırı’nın haberine göre, İzmir’in Torbalı ilçesinde, seçimlere sadece 16 gün kala bir camide imamın Cuma hutbesinde siyasi konuşma yapması cemaatte tepki yarattı. Cemaat, camiyi terk ederken imamın “Sakin olun” çağrısıyla sakinleştirmeye çalıştığı anlar cep telefonuyla kaydedildi ve sosyal medyada paylaşıldı. Ancak benzer bir olay Şanlıurfa’da da yaşandı ve bir başka caminin imamı da siyasi propaganda yapınca cemaat namazı terk etti.

Bu tarz siyasi propaganda yapmak, hem toplumda kutuplaşmaya neden olmakta hem de dinin siyasete alet edilmesine zemin hazırlamaktadır. Siyasi hedefler için dini kullanmak, bir ülkenin sağlıklı bir şekilde yönetilmesini engellemektedir ve bu davranışlar, ülkemizin laik yapısına aykırıdır.

Bu olay, Türkiye’de son dönemde artan siyasi baskılar ve dini kurumların siyasi propaganda yapma çabalarıyla ilgili endişeleri de beraberinde getiriyor. Anayasal olarak Türkiye, laik bir devlettir ve devletin dinlere karşı tarafsız olması gerekmektedir. Ancak, son yıllarda siyasi iktidarın din üzerinden yürüttüğü propaganda ve dini kurumların siyasi amaçlarla kullanılması, ülkenin laiklik ilkesine ve demokratik değerlerine zarar vermektedir. Bu tür davranışlar, toplumsal kutuplaşmaya ve bölünmeye neden olmakta ve ülkenin birliğini zedelemektedir.