AKP hükûmetlerinin laiklik karşıtı pek çok siyasa izlediği, cumhuriyet değerleriyle barışık olmadığı, evrensel ilke ve demokratik değerleri tam anlamıyla benimsemediği birçok akademisyen, gazeteci ve yurttaşın bildiği bir gerçekti. Ne var ki iktidar partisinin 2010’lu yılların başından bu yana, gittikçe sertleşen tonda laiklik karşıtı söylemler geliştirmesi ve bu konuda gerici adımlar atması pek çok insanı İslami bir rejime gidildiği kaygısına sürükledi.

Bu konuda özellikle son yıllarda zaman zaman oldukça açık, zaman zamansa daha örtülü mesajlar verilip açıklamalar yapıldığını gördük. Bunun son örneği, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’un skandal açıklaması oldu. Vali Yavuz, Ramazan ayında yoksul yurttaşlara yardım eden iş insanlarına teşekkür etmek üzere tertiplenen toplantıda, laiklik ilkesinin doğru kavranamadığını şu sözlerle ifade etti: “Devletin bugünkü tanımı laiklik olsa da ki biz laikliği yanlış anlıyoruz hâlâ. Bu ülkede ket, çelik fanus devletin ideolojisi İslam’dır. Lozan’a bakarsanız Lozan da aynıdır. Bu ülkede sadece ve sadece azınlıklar gayrimüslimlerdir.” 

Yavuz, açıklamasının sonuna doğru kendisine cumhuriyetin sağladığı makama ve laik cumhuriyetin değerlerine yakışmayan şu sözleri sarf etti: “Davamız bir mi? Bu ülkenin her bir rengini kucaklıyoruz. Kimsenin siyasi görüşten dolayı tavrımız söz konusu değil. O yüzden İslam’ın önderliği hâlâ bu millette. Bu anlayışı lütfen bozmayın olur mu? Bu anlayış önemli bir anlayış. Katiline aşık bir nesil yetiştirdiğinizde felaketle yüz yüze gelirsiniz.”

AKP iktidarının ömrünü tamamlamaya epey yaklaştığı tahmin edilirken son günlerde pek çok kişinin “kraldan çok kralcı”lığa soyunuşuna şahit oluyoruz. Bu bakımdan Sayın Vali yaptığı açıklamayla bizleri şaşırtmadı ne yazık ki! Devletin en üst makamlarından yapılan bu tip talihsiz açıklamalara rağmen yurttaşların, son 20 yılda din kisvesi altında yapılagelen hukuksuzlukları gördükten sonra laikliğin önemini daha iyi anladığını veya anlayacağını umuyoruz.

Laiklik, hukuk sisteminin hayatiyeti ve insan haklarının varlığı için -en az nefes kadar- gereklidir. Anayasasında laiklik olmayan bir devletin ve o devlet himayesindeki bireylerin var olması hukuken imkânsızdır. Bu sebepten tüm yurttaşları, her fırsatta şu hukuki gerçeği tekrarlamaya davet ediyoruz: Anayasamıza göre Türkiye Cumhuriyeti’nin dini yoktur ve devletin ideolojisi laikliktir!