Dinlerde anlatılan sözde ilk insan olan Adem ile eşi Havva birer masal kahramanıdır ve gerçekte yaşamamıştır. Bunu biliyoruz, çünkü tüm dinî metinler gibi bu da bilimsel verilerle çelişen bir öykü sadece. Geçtiğimiz hafta, Sezen Aksu’nun 2017 yılında “Şahane Bir Şey Yaşamak” adlı şarkısında geçen “Binmişiz bir alamete / Gidiyoruz kıyamete / Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e” sözleri, iktidar yandaşı dinci kitlelerin tepkisini çekti. Bu durumu “dinî hassasiyet” olarak sunan gerici gruplar, tehdide varan çirkin söylemleriyle bir kez daha haddini aştı. Fanatik İslamcıların şımarık hassasiyetleri ve mağdur edebiyatı yaparak başka insanların hayatını kısıtlamaya çalışması ne yazık ki bu ülkede alışık olduğumuz bir durum.

Camileri siyasi malzeme olarak kullanmayı alışkanlık edinen AKP Genel Başkanı Erdoğan ise her zamanki gibi olayı yatıştırmak yerine Sezen Aksu’yu hedef alarak,“Hz. Adem efendimize kimsenin dili uzanamaz. O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak bizim görevimizdir.” demeyi tercih etti. Halkı alenen kin ve düşmanlığa teşvik eden bu talihsiz açıklamanın ardından bazı dinci grupların da Sezen Aksu’yu hedef alarak, “Dinimize laf uzatanların kafalarına sıkacağız, dillerini keseceğiz.” söylemlerinde bulunması ülkede tansiyonu iyice yükseltti. Aynı kişiler Anayasa’ya aykırı olan “100 yıldır sindirdiğiniz bu millet” söylemiyle apaçık laiklik ve cumhuriyet düşmanlığı yapıyorken, verilmesi gereken tepkiyi yine halk ve sanatçılar verdi. Sezen Aksu ise yıllar önce yazıp seslendirdiği şarkı nedeniyle uğradığı linç girişimine kısa bir açıklama ve iki şarkı ile yanıt verdi. 

Bir dinin ne kadar başıboş ve yetersiz olduğunu görmek için o dinin “kutsal” kitabını okumak ve mensuplarının kendi dinlerine uygun davranıp davranmadığına bakmak yeterlidir. Kuran’da (yani Müslümanların kendi sözde Tanrılarından geldiğine inandıkları sözde kutsal kitaplarında) Ahzab suresi 72. ayette Adem ile Havva’ya hitaben, “Kuşkusuz insan çok zalim ve çok cahildir.” diye belirtilmekteyken, bahsi geçen dinci kitlenin Sezen Aksu’nun Adem ile Havva hakkındaki söylemine kontrolsüzce tepki göstermesi, aslında inandıkları şey hakkında çok fazla bilgi sahibi olmadıklarını ve kendi inandıkları tanrıya bile bilinçsizce tepki verebileceklerini gösteriyor.

Bir devlet, hele de anayasasına göre laik olan bir devlet, modern toplumlara uyarlanamayan, suistimal edilmeye açık olan ve farklı inançlardan insanlara yaşamı zindan eden din bir araçla yönetilemez. Kişilerin din ve inanç edinme ile bunları ifade etme haklarına saygı duyulur; dinlerin kendilerine değil. Laiklik ise bu ayrımın korunmasının teminatıdır. Geçmişte tutmuş olduğu yanlış yoldan dömüş gibi görünen Sezen Aksu’yu kutluyor, bu örnekle kimseden umut kesilmeyeceğini bir kez daha hatırlıyoruz.