Diyanet İşlerine bağlı Elbistan’daki Bedir Efendi Erkek Hafızlık Yatılı Kuran Kursu, geçtiğimiz günlerde CHP’li milletvekili Ali Öztunç’un sosyal medyada paylaştığı ve çocukların kemerle dövüldüğünü ortaya koyan görüntülerle gündeme gelmiş; Öztunç’un görüntüleri paylaşmasının ardından adli ve idari soruşturma başlatılmıştı. Geçtiğimiz günlerde aynı Kuran kursunda yeni bir skandal daha ortaya çıktı. 2018 yılının Şubat ayında, yurtta yatılı kalan iki çocuğa kendilerinden büyük üç çocuk tarafından cinsel istismarda bulunulduğu ve konuyla ilgili 14 Ocak 2019 tarihinde düzenlenen iddianameyle dava açıldığı belirlendi. soL Gazetesinin ulaştığı iddianamede, üç çocuğa yöneltilen ceza isteminde Kuran Kursu yetkililerinin olayla ilgili olası ihmallerinin görmezden gelinmesi ve haklarında dava açılmaması dikkat çekti. Skandal görüntülerin ardından Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın hakkında soruşturma talimatı verdiği Kuran kursu, iki hafta süreyle kapatıldı.  

Karşı cinsle yaşayacağı duygusal ve cinsel ilişki dini gerekçelerle kontrol altına alınmaya çalışılan ve bastırılan erkeğin hemcinsine yönelik fiziksel ve cinsel saldırıda bulunması, sadece bizim ülkemizdeki dinci yapılanmalarda değil diğer dinlerde de sıkça karşılaşılan bir durum. Ülkemiz son 20 yılda artan dinselleşmenin ceremesini çekiyor. MEB’in Anadolu ve Fen liselerine oranla İmam Hatip liselerine iki kat fazla bütçe ayırmasının, eğitim sisteminde dine ağırlık verilmesinin, dini eğitimin anaokulu seviyesine kadar indirilmesinin, var olan seçkin Anadolu ve Fen liselerinin sistematik bir şekilde İmam Hatip lisesine dönüştürülmesiyle bilimsel eğitimden uzaklaşılmasının, devletin ve cemaatlerin açtığı dini yurtlarda yaşanan fahiş artışın ülkemizi getirdiği nokta ortadadır: Çocukların, en doğal dürtülerinin ve özgürlüklerinin baskılandığı, fiziksel ve cinsel güvenliklerinin olmadığı, dinin katı kuralları tarafından örülmüş duvarlar arasında cennet vaadiyle yaşadıkları bir cehennem hayatı!