Yeni Akit Gazetesinin internet sitesinde 11.02.2020 tarihinde yayınlanan “Ateizmin evreleri nelerdir? Ateistler herkese saygılı mıdır?” başlıklı, ateist yurttaşlara yönelik ağır itham ve hakaret içeren yazıya ilişkin, dernek avukatımız Mehmet Türkaslan tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan dilekçeyle suç duyurusunda bulunulmuştur.

Sunulan dilekçede şu ifadelere yer verilmiştir:

“Haber içeriğinde yer alan;

• “İnsanlar neden ateist olurlar? Bunun yüzlerce cevabı olabilir. Fakat genellikle bilimsel makaleleri okuyup atomların dünyasında kaybolan boş beyinler, okudukları bu makalelerin etkisinde kalarak ateistleşirler.”
• “Herkese saygılı olmakla başlayan ateistlik, zamanla narsistliğe dönüşür. Kendisine âşık olmak, tüm insanların kendisine hizmet etmesini düşünmekle devam eder. Sonraki aşamada hedonistleşir ve sadece zevk için yaşamaya başlar. Ölümden sonra hayat olmayacaksa, yaşarken bütün zevkleri tatma arzusu başlar.”
• “Bazı ateistlerde başka bir son aşama daha olabilir. Vahşileşmek. Kimseye acımamak. Bu aşama genelde Batı toplumlarında ve dinsizliğin yaygın olduğu ülkelerde görülür. Zevk için seri cinayetler yapabilirler. Sonuç olarak ateistler herkese saygılı olduklarını söylerler fakat zamanla bu aşamalardan geçerek tehlikeli bir insan olabilirler.”
• “Amerikalılar ateizm belasının ne derece tehlikeli olduğunu anladıklarından dolayı, dünyanın yönetimini böyle insanlara bırakmamak için her şeyi yaptılar.”
• “Ateizm öylesine büyük bir tehlikeli inanca dönüşebilir ki; Amerikalılar bunun çok iyi farkına vardılar ve bu nedenle her 1 doların üzerine IN GOD WE TRUST yani biz tanrıya güveniriz (inanırız) yazdılar. Çünkü 1 dolar herkesin cebine bir şekilde girecektir.”

İfadelerden ve yazının bir bütün halinde bağlamından açıkça görüleceği üzere, sanki bilimsel bir gerçeklikten bahsediliyor gibi ateist olan vatandaşlarımızın hiçbir ahlaki değerinin bulunmadığı, cinayet işleyebilecekleri gibi ithamlarda bulunulmuş ve hakaretler edilmiştir.

Yine içeriğin bir bütün halinde değerlendirilmesinde, Anayasadan ve modern hukuk normlarından doğan herhangi bir inanca sahip olmama özgürlüğündeki vatandaşların aşağılandığı ve topluma tehlikeli oldukları belirtilerek halkın bir kesimi olan bu vatandaşlarımızın din farklılığına dayanılarak alenen aşağılandığı görülmektedir.”